34. İstanbul Film Festivali’nde sansür gölgesi

Önceki gün sansüre uğrayan Bakur‘un yönetmenlerinden Ertuğrul Mavioğlu, “İKSV sansüre boyun eğmemeliydi” dedi. Kültür Bakanlığı‘nın açıklamasını ise “Türkiye toprakları üzerindeki gerilla kamplarını çektik, bunu göstereceğiz, ‘Bakur’ budur. Ama filmi yasaklayarak kampları yok etmiş olmuyorsunuz ki, kamplar orada duruyor, göstersem ne olur göstermesem ne olur. Madem öyle gözlerini kapatsınlar” diyerek eleştirdi.

Çayan Demirel ve Ertuğrul Mavioğlu’nun yönetmenliğini yaptığı Bakur (Kuzey) filmi, eserin işletme belgesi olmadığı gerekçesiyle Pazar günü İstanbul Film Festivali programından çıkartılmıştı. Olayın duyulmasının ardından sinemaseverler filmin gösterilmesinin planlandığı saatte Atlas Sineması’nda toplanıp bir forum organize ettiler ve filmin uğradığı sansüre karşı neler yapılabileceğini konuştular.

Foruma filmin yönetmenlerinden Mavioğlu ve festival direktörü Azize Tan da katıldılar. İzleyiciler arasından Mehmet Atakan Foça ise Periscope üzerinden forumda konuşulanları canlı olarak yayınladı.

Forumun ardından 23 yapımcının/yönetmenin filmlerini festivalden çektiklerini ve Bakur‘un yeniden gösterime alınana dek bu kararlarının arkasında olduklarını belirterek Bakur‘un festival programından çıkarılışını protesto ettiler ve tüm sinemacıları boykota çağırarak, Sansüre Karşı web sitesinden imza kampanyası başlattılar. (Sinemacıların konuyla ilgili basın açıklamalarına da bu siteden ulaşabilirsiniz)

Ardından SİYAD da bir açıklama yayınladı. “Antalya Film Festivali’nde de yine bir belgesel filmin sansürlenmiş olmasının ardından yaşanan bu gelişme, sinema ve sanat üzerindeki baskının sistematik olarak devam ettirildiğini göstermektedir” denilen açıklamada Bakur‘un gösteriminin iptal edilmiş olmasının sansür olduğu vurgulandı ve kamuoyu sansüre karşı dayanışmaya çağırıldı.

Yerli filmlerin çoğunun festivalden çekildiklerini açıklaması üzerine Pazartesi günü festival yönetimi ve jüri üyeleri de bir basın toplantısı düzenlediler ve yarışmalarının tümünün ve kapanış töreninin iptal edildiğini açıkladılar. Uluslararası Yarışma Filmleri’nin gösterimine devam edileceğinin, gösterimden çekilen filmlerin seanslarının ise boş kalacağının ve bu seanslarda yönetmenler ile sinemaseverlerin diledikleri takdirde filmlerin gösterim saatlerinde forumlar düzenlemeye devam edebileceklerinin de belirtildiği açıklamada, festival direktörü Azize Tan, filmlerin festivalden çekilmesini desteklediklerini söyleyerek, “Üzgün değilim. Bunun sonucunda bir şey başaramazsak üzgün olacağım” dedi.

Festivalin jüri başkanı Zeki Demirkubuz ise filmlerin yasaklanmasına çok önceden karar verildiğini vurgularken, kararın siyasi olduğunu düşündüğünü söyledi ve “İktidarla uğraşmaya aklı yetmeyen sinema da yapmasın” diyerek sansüre tepkisini gösterdi.

Hem sinemacıların hem de sinemaseverlerin eleştirilerinde ortak hedef olan Kültür Bakanlığı ise bu eleştirilere karşı yaptığı basın açıklamasında festival yönetimini suçlayarak, Bakur filminin “terör propagandası” yaptığını belirtti.

“Özgürlük ancak yasaların uygulanmasıyla teminat altına alınabilecek en önemli değerdir ve istisnasız tüm kişi ve kuruluşlara sorumluluk yüklemektedir” denilen basın açıklamasında, terör örgütü propagandasının temel demokratik değerlerle ve düşünce özgürlüğünün evrensel kriterleriyle bağdaşmayan bir durum olduğuna dikkat çekildi.

Sansüre uğrayan Bakur filminin fragmanını aşağıdan izleyebilirsiniz.