Junior tasarımcı Ali Harmancı (27), Kasım sayımızın kapağında insanların doğa için harekete geçmesini teşvik ediyor.
Gazi Üniversitesi Görsel İletişim Tasarımı bölümünden mezun oldum. 1. sınıfta, geleceğini birlikte başaran, sosyal bilinçli liderlerini yetiştiren YGA – Young Guru Academy’ye seçildim. Güzel Sanatlar Fakültesi’nden bir öğrenci olarak YGA’ya girmiş olmama herkes şaşırıyordu. Ama aslında sosyal inovasyonlar, ancak farklı alanlarda çalışanların birlikte başarması ile hayata geçiyor. Özellikle de etkili iletişimin en büyük ihtiyaçlardan biri olduğunu gördüm ve bu alanda sorumluluk aldım. Yapılan anlamlı işleri en güzel ve etkili şekilde kitlelere duyurmak görselleştirmek gerekiyor.
Çizime ilgin nasıl ve ne zaman başladı?
Çizim, lise sona kadar sınıfta sıraların üzerine yaptığım bir etkinlikti diyebilirim. Neyse ki öğretmenlerim çıldırmadan önce üniversitede dijital platformlara geçtim, 2D ve 3D tasarıma hızlı bir başlangıç yaptım.
Edindiğiniz her yetenek ve bilgi, birbirinden farklı branşta olsalar da aralarında bağ kurduğunuz an birlikte gelişiyor. Bu yüzden illüstrasyon ve tasarım, ardından fotoğrafçılık, video prodüksiyon, 2D animasyon ve 3D animasyon derken sanal gerçeklik içerikleri üzerine çalışmaya başladım.
Bu alanda şimdiye kadar neler yaptın? Şimdiden sonraki planların neler? Şu sıralar üzerine çalıştığın bir proje var mı?
Çalıştığım projeler de her şeyde olduğu gibi birlikte başarılmış çıktılar. Mezun olduğum bölümden arkadaşlarım Emre Köşker ve Ekin Can Acar ile birlikte çiziyor ve tasarlıyoruz.
Birlikte Zeroone adında bir giyim markası oluşturduk. Sosyal sorumluluğun sanatını yaptığımızı düşünüyorum. Aldığınız her ürün ile elde edilen kârın %40’ını anlamlı bir projeye bağışlamış oluyorsunuz. Ekip olarak bu projelerin içinde bizzat çalışarak etkilerini görmek ayrı mutluluk veriyor.
Aynı zamanda YGA mezunları olarak CNN Türk’te yayınlanan Bilin Deneyin adında bir televizyon programı çekiyoruz. YGA’nın bilimi sevdirmek için yaptığı projelerinden biri. Amacı ise çok basit; Çin’e gittiğinizde anlamak ve anlaşılmak için Çince bilmeniz gerekiyor. Yaşadığımız dünyada ise ortak dil bilim. Çocuklar bilimin özü ile tanışsın ve erken yaşta bu dili konuşmaya başlasınlar istiyoruz.
Çalışmalarında genelde nasıl bir tarz seçiyorsun? Nelerden ilham alıyorsun?
Her tasarım için üzerlerinde yazan güzel sözlere yakışır anlamlar taşımasına çaba gösteriyoruz. Tarzı seçiyoruz diyemeyiz, daha çok içinde olmasını istediğimiz anlam tarzı belirliyor.
İlhamın kaynağı ise insanlığı sevgide birleştiren Yunus Emre’nin güzel öğretileri. Onun sevgisini insanlara hissettirebilmek, gelecek için yapabileceğimiz en güçlü harekettir.
JR. kapağında yer alan çalışmada sana ilham veren ne oldu?
Zeroone tasarımlarımızdan biri, bensizliği anlatıyor. Çoğumuz, gördüğümüz sorunlara karşı tepkiyi başkalarını suçlayarak veriyor. Çevre kirliliği ve doğanın geri dönüşü olmadan tüketilmesi buna örnek olabilir. Birey olarak kendimiz de çevreye zarar veriyoruz. Doğayı, kendi bencil isteklerimizden kurtarmakla harekete başlayabiliriz. Yunus Emre’nin söylediği gibi, insan önce kendini bilmeli ve tanımalı, ancak yaratıcıya olan sevgisi ile yaratılana daha özenle bakabilir.
Türkiye’de ve dünyada örnek aldığın isimler kimler?
Bu konuda krediyi Behance ve Pinterest gibi paylaşım platformlarına vermek istiyorum.
Tasarım ve çizime yeni başlamış sanatçıların, tarz ve teknik arayışı içinde çıkan çalışmaları beni her zaman etkilemiştir. Buna ‘kafa açmak’ dersek farklı kültürlerde yetişmiş, trendlere ayak uydurmaktan çok kendi tarzını arayan sanatçıları araştırmak lazım.
Kariyerindeki en büyük hedefin nedir?
Sürdürülebilir bir gelecek için ortaya çıkan projelere elimden geldiğince yardımcı olmak isterim.
Bu alanda ilerlemek isteyenlere neler önerirsin?
Mezun olduğumda yaptığım hatayı yapmamalarını öneririm. Bir süre kalbimi aç bırakıp mutluluğunu önemsemeden çalışabileceğimi düşündüm. Kendi işimi kurup ardından çok paralar kazanıp, belli bir noktaya geldiğimde kalbime dönüp iyiliğe sebep olacak işler yapabilirim dedim. İşler büyüdükçe daha fazla vakit ayırmak gerektiğini atlamışım sanırım ve ‘o nokta’da belli olan bir şey değilmiş. Şu anda insanlığın hayrına projelerde yer alırken hayatımı kuruyorum. Kalbim de aç değil.
Bu yazı ilk olarak JR. by Campaign Kasım 2017 sayısında yayımlanmıştır.