Bizim kıyafet trendimiz özgüven!

“O topuklularla nasıl öyle dans ediyorlar ya!” diye merak edenler varsa, kendilerine bu işin Türkiye’deki üstadı Çisil Sıkı’ya kulak vermelerini öneririz.

Merve Eke (25)

@iamfromspacenow Kurucusu

 

 

Topuklu ayakkabı, kadını kadın yapan bütünleyici bir parça. Birçoğumuz kullanmakta ve uzun süre yüksek topukların üstünde durmakta zorlansak da onlardan vazgeçemeyeceğimiz bir gerçek. Peki ya topuklu ayakkabılarla dans desem? Kulağa oldukça leziz geliyor dedim ve topuklu ayakkabının kullanıldığı farklı bir alan keşfettim. Topuklu Ayakkabı ile Dans (Street Jazz) kadın ruhumuzu ön plana çıkartan, kendimizi derinlemesine keşfetmemize vesile olan bir dans türü. Bu dans türünün uzmanı Çisil Sıkı ile harika bir röportaj gerçekleştirdik. Dıştaki görüntüden çok kişinin içindeki özgüven ile daha çok ilgilenmemiz gerektiğini belirten Çisil Sıkı, modanın kurbanı olmamamız gerektiğini bir kez daha bizlere hatırlattığı için kendisine teşekkür ediyor, keyifli okumalar diliyorum.

Çisil Hocam önce sizi biraz tanıyalım, kendinizden biraz bahseder misiniz?

Ben Dansfabrika’nın Müdürü ve hocası Çisil Sıkı 🙂 Eskişehirliyim. Dansa 6 yaşımda bale ile başladım. 18 yaşıma kadar da maddi manevi birçok zorluklarla dans eğitimi almaya çalıştım. Bu çabalarla 12 sene kadar Eskişehir de dans eğitimi aldım.

15 yaşımda Türkiye Latin International Dans Yarışması birinciliğim var. Ancak ben 20 yaşımda asıl dans ile tanıştım. Ömer Hocamla asıl dans hayatım ve eğitimim başladı. Gerçekten “DANS”ın ne olduğunu o zaman anladım, o zaman hissettim. 20 yaşımdan beri (2010) Ömer Hocanın yanındayım. Önce öğrencisiydim. Sonra asistanı olarak devam ettim ve şuan Dansfabrika’yı beraber yürütüyoruz.

Bunun dışında Nike ile birlikte çalışıyoruz. Bir senedir de Nike kampanyalarında yer alıyorum, onlar da yeni ailemiz oldu 🙂

Şu anda da son projem olan “High Heels Dance” ile Türkiye’de ilk ve tek topuklu ile dans dersleri veren eğitmen olarak bunun üzerinde çalışıyorum.

Topuklu ayakkabı ile dansı (street jazz) Türkiye’yle buluşturan bir eğitmensiniz. Bu dans türüne ilgi oldukça yoğun. Peki neden özellikle topuklu ayakkabı kullanılıyor? Bizi aydınlatır mısınız?

Topuklu ayakkabı ile street jazz’ı Türkiye’de ilk olarak buluşturan, benim hocam olan Ömer Yeşilbaş. Tabii ki bu daha önceden dünyada yapılıyordu ilk kullananlar Jonte ve Kazaky’dir. Ömer Hoca Türkiye’de hemen hemen tüm dansçıları yetiştirmiş bir eğitmendir. Ve Dansfabrika’nın kurucusudur. İlk ufak stüdyosunu açıp eğitimlerine başladığı zamanlarda kadınların hep erkek gibi dans etmeye çalışmasından rahatsız oldu ve onları kadınlıklarını hissetmeleri için en uygun materyalin topuklu ayakkabı olacağını düşündü. Ki bence daha doğru bir tercih olamaz 🙂 Her kadın topukların üzerinde kendine daha çok güvenir, daha kadın hisseder 🙂 Bu dönemlerde ben de kendisine asistanlık yaptım. Ve zamanı gelince beni yurt dışında eğitimlere gönderdi. Yanis Marshall ve Brian Friedman gibi bu konuda profesyonel isimlerden eğitimler aldım ve halen de devam etmekteyim tabii ki 🙂 Sonrasında tamamen bana bıraktı ve yaklaşık 2 senedir ben devam ediyorum. Ve “High Heels Dance” tamamen kendimin üzerinde farklı olarak çalışıp geliştirdiği ve marka tescilinin bana ait olduğu bir marka haline geldi. Türkiye’de ilk ve tek olarak devam ediyor. Yakın zamanda da “High Heels Dance” ile ilgili büyük projelerimden haberdar olacaksınız.

Herhangi bir topuklu ayakkabı kullanılabilir mi? Hangi tarz topuklu ayakkabıları tercih etmeliyiz?

Bunun için seviyeler var. Ama her seviye için en önemli şey ayakkabının bileğinizi iyi sarması. Başlangıç seviye için kesinlikle kalın ve kısa topuk tercih olmalı. Seviye ilerleyip bilekler güçlendikten ve esnedikten sonra kademe kademe topuk boyu artar ve incelir. Ancak bileği sarması çok önemli.

Öğrencilerinize nasıl giyinmesini önerirsiniz? Her alanda olduğu gibi burada da bir trend söz konusu mu? Bu sezon hoodieler çok moda gibi.

Öğrencilerime giyim konusunda önereceğim öncelikli şey giysi değil, içindekinin asıl trend olduğu. Bizim için kıyafetten çok içindekinin duruşu ve özgüveni önemli. Benim için de ruh halime göre değişiyor. İçindeki sağlam durmayı öğrendiği zaman dışı her zaman şıktır. Yani kısacası bizim kıyafet trendimiz özgüven 🙂

Kadınların gücünü, hayattaki duruşunu destekleyen birçok kampanyada yer aldınız, biz kadınlara bir stil önerisi vermek isteseydiniz bu ne olurdu?

“Hayat kendinizin farkına vardığınızda başlar!” Stilinizi oluşturmak istiyorsanız ilk önce kendinizi keşfetmelisiniz, özgürce fütursuzca…

Ve sonra ne olursa olsun arkasında sağlam ve güçlü durmalısınız.

Bence bu hayatta güçlü ve kendinin farkında kadın kadar harika ve tehlikeli bir şey yok 🙂

Bu yazı ilk olarak JR. by Campaign Ağustos 2017 sayısında yayımlanmıştır.