Little Fish Films‘ten Londralı Gus Filgate yemekleri alışılanın dışında bir şekilde fotoğraflıyor ve belgeliyor. Fotoğraflardan kısa videolar oluşturmak için Filgate, aslında korkunç bir fikirden ilham alıyor: birinin ölmeden önce yediği son yemek.
Filgate, Napolyon Bonapart, Jimi Hendrix ve Jül Sezar’ın son tabakları “Last Supper” serisine ait kısa filmler olarak hayal etti ve kişinin hayatına ve ölümüne bağlı olarak farklı tarzlarla ve sinematik yaklaşımlarla projelendirdi.
Dünyanın en unutulmaz isimlerinden üçünün son yemeklerinin, malzemelerden son haline gelişini aşağıdaki videolardan izleyebilirsiniz.
Roma imparatoru Jül Sezar’ın son yemeği
Filgate, imparatorun son yemeğinin kendi versiyonu için Jül Sezar‘ın dramatik ve duygusal katledilişinin ruhunu yakalıyor. Bu durumu kendisi, “Sezar’ın son yemeği filmini kendime ait kuvvetli düzenlemelerle yapmaya karar verdim; hızlı, yüksek oktanlı ve (mümkünse bir tabak yemek hakkındaki bir filmin içinde) duygusal bir yolculuk.” şeklinde betimliyor.
Jimi Hendrix’in son yemeği
Rock efsanesi Jimi Hendrix‘in son yemeğinin ton balıklı sandviç olduğuna inanılıyor. Aynı zamanda beklenmeyen ölümünden sadece saatlerce önce yediği sandviçin kız arkadaşı tarafından yapıldığı söyleniyor. Filgate bu filmi için, “Jimi Hendrix’in son yemeğiyle ilgili olan filmimin içinde yüksek dozda Hendrix’in olacağı küçük bir şey, tek bir çekim olmasını istedim” diyor.
Napolyon’un son yemeği
Napolyon‘un son yemeği ise dağınık ve çiğ bir kombinasyon olarak hayal edilmiş. Filgate bu film hakkındaki düşüncelerini, “Yemek fotoğraflarının ilkel ve pis gözükmesini istedim. Napolyon pis bir savaşçı, devrimci ve egoistti. Onun son yemeğini pis bir şey olarak yansıtma fikri çok hoşuma gitti; o dönemin süsleri ve gösterişi arasındaki pisliği, politik hayatın görkemini ve dırdırını hiç umursamayan bir askerin son yemeği” şeklinde ifade ediyor.