Volkswagen Golf ailesinin sportif üyesi Golf R’la İstanbul Park’ta gerçekleştirilen çekimlerde Rose ve Golf R objektiflerin tozunu attırdılar.
Moda dünyasında başarılı bir kariyere sahip olan 22 yaşındaki Belçikalı model Rose Bertram ve VW Golf ailesinin sportif üyesi Golf R bir araya gelince güç ve güzellik de ikiye katlandı. Kardeş dergimiz FourFourTwo’ya konuşan Rose Bertram’ın sohbetinden parçalar sunmadan önce Golf R’ın öne çıkan özelliklerine göz atalım dedik.
Sporseverlerin gözdesi
- Safkan bir spor otomobil olma özelliği taşıyan Golf R’ın kaputunun altında sakladığı güçlü yapısını, çift yollu egzoz sisteminden yükselen etkileyici sesten anlamak da mümkün.
- Ürettiği 300 PS’lik saf güç sayesinde bugüne kadarki en güçlü R olma özelliği taşıyor.
- 4,9 saniyelik 0-100 km/s hızlanma süresi ve ulaştığı 250 km/s’lik maksimum hızı ile de sürüş zevkini yeniden tanımlıyor.
- Sahip olduğu gücü asfalta aktarmasını sağlayan 4MOTION® (Dört Tekerlekten Çekiş Sistemi), Adaptif Şasi Kontrolü (DCC) ve Elektronik Dinamik Diferansiyel Kilidi (XDS) özellikleriyle yüksek hızda bile virajlarda yola sıkı tutunmayı sağlıyor.
- Bi-Xenon Top farları ile de görüşünüzü rahatlatıyor.
Taraftarın cünyır ‘Yenge’si
Fenerbahçe’ye bu sezon transfer olan Gregory van der Wiel’in kız arkadaşı olması sebebiyle bazılarımızın yeni “Yenge” olarak bildiği Belçikalı model Rose Bertram, sevgilisiyle beraber İstanbul’a yerleşmesi ile taraftarlar ve sevenleri arasında gündemin üst sıralarına yerleşti. Birçok moda markası ve dergi tarafından son dönemin favori isimleri arasında görülen Rose, aynı zamanda Fenerbahçe taraftarının da gözde Yenge’leri arasına girdi.
Taraftarların kendisine sürekli yenge demesi sebebiyle üzerinde “Yenge” yazan tişörtleri piyasaya çıkaran model, çekimlerde de bu tişörtlere yer vermeyi seçti. (Meraklıları için, tişörtler yalnızca kendi websitesi iamrosebertram.com üzerinden satışa sunuldu.)
İstanbul’a gelişinin ardından Türkiye’nin gözde futbol dergilerinden ve bizim de kardeş dergimiz olan FourFourTwo’ya konuşan Rose, aynı zamanda Tamer Yılmaz imzalı fotoğraflarıyla FourFourTwo’nun bu ayki kapağına da yerleşerek derginin tarihinde bir ilki yaşattı. Ayrıntılarına FourFourTwo sayfalarından ulaşabileceğiniz röportajdan birkaç kupleyi de hem Gregory’yi hem de Yenge’yi merak eden cünyırlarımızla paylaşalım:
- Instagram’da 450 bin civarı takipçim vardı, buraya geldikten sonra 528 bine ulaştım. Twitter’da da 50-60 bine yakın bir takipçi artışı oldu. Paylaştığım her tweet, fotoğraf ya da video ilgi görüyor. Türklerin bu kadar sıcakkanlı olduğunu görmek beni şaşırttı.
- Şu ana kadar öğrendiğim Türkçe kelimeler “Evet”, “Nasılsın?”, “Merhaba”, “Baba”, “Anne”, “Seni seviyorum”, “Teşekkürler”… Şimdilik bu kadar! Sokakta insanları konuşurken dinlemeye çalışıyorum ama anlaşılması çok zor bir diliniz var.
- Gregory günlük hayatında nasılsa ekran karşısında da öyle; rahat, konsantre ve eğlenceli. Canavara dönüştüğünü söyleyemem!
- Okuldayken futbol oynardım. Ama model olmayı seçtim. Her mesleğin kendine özgü zorlukları var. İster model olun, ister futbolcu, ister sekreter, ister otel çalışanı… Hiçbir iş kolay değil! Ben modelliğin bana çok daha uygun olduğunu düşündüm ve bu yolu seçtim.
- Ekran başındayken stattaki atmosferi tam anlamıyla yaşamıyorsun. Olayın bizzat içinde bulunmak inanılmaz bir duygu. Özellikle Fenerbahçe taraftarını seyretmek müthiş bir deneyim. Kulübü araştırırken bazı şeyler duymuştum ama kendi gözlerimle görünce çok daha fazla etkilendiğimi söyleyebilirim.
- Burada sanki herkes futbolla yatıp kalkıyormuş gibi! Paris’te herkes beni model olarak tanırdı. Türkiye’de ise her şeyden önce Fenerbahçe taraftarının “Yenge”siyim! Onlar beni böyle kabul etti, ben de bundan gurur duyuyorum. Paris’te sadece Rose’dum; burada hem Rose, hem de “Yenge”yim!